İLAHİ MUCİZELERLE GELDİM, DOĞRULUK VE KAYA OLUP BİLİNDİM

Ben Erdem Çetinkayameta. Çetinkıyamet’in gelişi hakkında sizi uyarmak için; yeni ilahi mucizelerle geldim. Bu mucizeler tarihteki elçilerin tüm mucizelerinden büyüktür. Çünkü onları kısa bir süre için, az sayıda insan gördü. Bu mucizeler ise tüm insanlık tarafından ebediyyen görülebilecektir. Size tüm dünya dinlerini doğrulayan ve birleştiren mucizelerle geldim.

İçinizden temiz bir kalple delillere iman edebilecekler ve derin düşünenler seçilecektir.

Bu mucizelerin sahibi zatımmış gibi anlatmaya haya ederim. Onları Rab tarafından bir ifade ile dinleyin. Bu sözler şahsımın yorumu olduğundan hata varsa bana aittir. Bir mucize varsa O ‘da ancak Rabbimindir. Rabbin mucizeleri ve akıl ve kalp yoluyla gönderdiği ilhamı şöyledir;

(Not: Mucizeler Kitabı’nın özetidir. Tümünü okumak için bu bağlantıya tıklayınız )

 

DÜNYA’YA 66 DERECE BAŞ EĞDİRİLİŞİ

66’dır sayısı Elifba’da ismimin. 33‘tür tesbihim ve 99 sayılır ismim.

İşte ben, geleceğim bu çağda, dünyaya 66 derece 33 dakika boyun eğdirdim.

Ben Rahman’ım. Güneş’i, Dünya’yı ve Ay’ı ben yarattım.

 

ERİDU, ME, ENGURA’NIN YARATILIŞI

Göksel krallığımı indirdim, adına Eridu dedim. Meleklerimi ve Aden’i Eridu’ya yerleştirdim. Onu ilk şehir olarak belirledim.

İlahı sırların yazılı olduğu kitapları; Me‘leri yazıp şekil verdim.

7 katlı bir tapınak, bir ziggurat inşası için emir verdim. Adına Engura dedim. 

Sırları vereceğim, seçtiğim kulumun adını Eridu-me belirleyip doğacağı şehre Engura, Ankara ismini verdim. 

Ankara’yı dünya kıtalarının ağırlık merkezi haline getirdim ki; 7 kıtaya birden ortasından seslensin.

Eridu’ya araplar ERD, yeryüzü dediler. Batılılar Earth dediler. Eridu’ya ve Aden’e Adem’i yerleştirdim. 

Sonra dünyadan ayrılacağımız zaman Eridu’yu sulara gömdüm ve içlerinden Nuh’u yeni bir neslin babası olarak belirledim.

SÜMER, 109, 3600, SAYILAR VE GÖKSEL DİN

Her şeyi 7’li sistem üzerine yarattım. 

Atoma 7 yörünge verdim. 7 tür zerre canlı yarattım. İnsanın kalbine tahtımı koydum; Başında ki delik 7 yolla yönetimini kendime bağladım. 

İnsana kendi nefsiyle 7 yakın akraba verdim. Dünyayı 7 kıtaya böldüm. Gökyüzüne 7 katman verdim. 

Güneş sisteminde gözünüze görünen 7 yol var ettim. İçlerine yerleştirdiğim güneş ve ay ile süsledim. 8’e kürsinin kapısını, 9’a tahtımı yerleştirdim. 

Ben 9. gezegen üzerindeki 10’um. Krallığımın sembolü olarak 10,9’u belirledim. Gökleri 109 sayısı ile inşa ettim.

9. gezegene arş gezegeni adını verdim. 3600 yılda güneş etrafında döndüğü için; Sümer’in efendisi Adem’e daireyi 360’a böl dedim. 

Arş gezegeninde 1000 yıl güneşe yakındır; buna “gün” dedim. 2600 yıl güneşe uzaktır. Buna gece dedim. Güneşe yaklaştığım her sefer dünyaya geldim ve aranızdan temsilcimi seçtim.

Dünyada 1000 yıl kalacağım için Adem’e 1000 yıl ömür verdim. Adem’i kendim için yaratıp seçtim. İnsansı kan dökücülerden ve cinlere tapan ilkellerden onu Aden’de esirgedim.

Fabrika kurmayı, su mühendisliğini, tuğla ile katlı yapılar inşa etmeyi, elbise dokumayı, kalemle yazmayı, yıldızları ve nicelerini Adem’e bizzat öğrettim. Sizi ben geliştirdim.

Adem’den sonra 2600 yıl boyunca, sizleri kutsal ruhumu gönderdiğim elçilerimle ve dünyada ki meleklerimle kontrol ettim. İbrahim’i seçtim.

Döndüğümde sizi izledim, Yakup ile güreştim, Musa ve 70 kişi ile dağda görüştüm, yüz binlerce insan buluttan seslendim. Ben sonsuz olan; dilediğim şekli alıp kullarıma göründüm.

Kudüs’te İsrailoğullarının bana sunduğu kurbanların kokusundan, misk ve kafur kokudundan hoşlandım. Bir bulut içinde inip aranızda yaşadım. 

Yakup’tan bin yıl sonra aranızdan uzaklaştım ve sizde yabancı ilahlara döndünüz. Tapınağımı yıktırıp seçtiğim halkı cezalandırdım.

2600 yıl boyunca dünyaya onları saçtım. Toplanmak istedilerse de az bir süre hariç onlara izin vermedim.

Şimdi dönüşüm yakın, görecek beni tüm toplumlar ve dünya gecesi gündüzü bir şekilde aydınlanacak. Ve İsrail’i 2500 yıl sonra topladım. Onları sınamaktayım.

109 ile krallığımı mühürlediğim bilinsin diye; göğü 109 ile tasarladım. Ay döngüsü ile güneş döngüsü arasına 10,9 günlük bir fark yarattım. Böylece Ay ve güneş takvimlerinin her 33 yılda bir senkron olmasını sağladım. 3600 yıllık her döngüde ay ve güneşi 109,09 kez senkronize ettim. 33 yıllık döngüm unutulmasın diye ismimi 33 kez zikir çektirdim, İsa’ya 33 yıl ömür verdim, insanlığı 33 yaşında üstün bir yaratılışla dirilteceğim. Dünyaya dönüşüm için 66,33 derece baş eğdirdim. 

Şeytana kendi dinini oluşturması için izin verdim. Böylece kim yaratana nankör ve zalim olacak, kim kötü karar verecek görecektim. O da yalan söyledi ve 9’u aşıp 11 olacağım dedi. 911’i kendine kutsal sayı seçti. Çirkin işlerini hep 9.11’de gerçekleştirdi. Kendine boyun eğen toplumlarda ki telefonları, kimlikleri, oyunlarda ki oyuncu sayılarını hep 11 yaptı. 

Arş gezegeninde ki 30,.. günde yani arşın bir aylık döneminde dünyanızda 109 bin yıl geçer. 

Yeri ve göğü 6 günde yarattım ve 7. gün tahtımda yaratılışı gözledim. 7 günü kutsamak için 3600 kez 7 süreyi büyük ZODYAK döngüsüne eşitledim. 

1000 yıllık gün; 3600 yıllık döngünün; 0,27,7’de biridir.  Bu unutulmasın diye Ay da dünyanın etrafında 27 gün 7 saatte dolaşır.

Gökte 88 takım yıldız var ettim ve her birine hakim melek yerleştirdim. Kuran’a 88 kez melek kelimesi ve 88 kez şeytan kelimesi yerleştirdim. Kuran’da sema kelimesini 109 kez tekrar ettim.

Arş gezegeninde tekamul için Musa’ya buyurduğumuz misalde ki gibi 40 gün süre belirledim. Arşın 40 gününde dünyada 144.000 yıl geçer. Ve tekamulle geçen her yıl için yeryüzünde 144.000 kişi var ettim.

109’u kutsamak için Zilhicce ayının 9. günü öğle vakti ile 10. günü fecr-i sâdık arasında yapılan vakfeyi Haccımın farzı olarak belirledim. Hac için 4 ayı kutsal ilan ettim. Gündüzümün tüm döngüye oranı olan süre yeryüzünde kutsal bilinsin istedim.

Geleceğim yeryüzüne yeniden, bu yüzden huzurumda toplanacağınız günü unutmayın diye Haccı emrettim ve kurallarını göksel döngülere göre belirledim.

 

GÜNEŞ, DÜNYA, AY VE ELÇİLER YOLUNUN 109’LA YARATILIŞI

109 dereceyi kutsal kıldım.

Tüm bunları kutsal sayılarıma; 10, 9‘a göre yaptım. 

Ve Kuran’da şöyle bildirmiştim; “O, İnsanlara levhalar sunar, Üzerinde on dokuz. Hidayet verici… İnsanlar için uyarıcı. En büyüklerden biri.

Böylece bilinsin ki, her şeyi aynı ölçüde yaratan ben; Allah’ım.

Güneş’i sağ elime aldım. İçine 109 Dünya sığacak kadar genişlik yarattım.

Dünya, Güneş’e en uzakken, aralarına 109 Güneş mesafe sığdırdım.

Ay gittikçe uzaklaşsa da Dünya’dan. Ay altın orandayken, Dünya’yla Ay arasına,  109 Ay mesafe bıraktım.

Ay’ın çevresini 10 kez 10, 109 yarattım.

Dünya günlerini 365 olarak atadım.

Dünya’nın çevresini 109’un 365 katı, Güneş’in çevresini 109 tane 109’un 365 katı yarattım.

Dünya’ya saatte 109 bin kilometre hız verdim.

Ay’ı elçim Muhammed için 109 hacimli 2 parçaya bölüverdim.

Doğu dinlerinde, ayırma taşı ile 109 tanedir tesbih taşlarım.

Yıldızlara boyun eğdiren ve size seslenen benim

Hiç bir şeyi rastgele yapmadım ve bir hikmete göre tasarladım.

 

 

109’LA TASARLANAN PEYGAMBERLER YOLU – İLAHİ DİNLER YOLU – MUCİZEVİ ALTIN YOL

109 ile gücümü göstermeye devam ettim; kutsallarımı ve dinleri dünyada 109’lu bir yol üzerine sıraladım. Altın Oran Kabe’den ekvatora 109 derece ve aynı zamanda kuzey kutbuna 19 derece açıyla, 1618+618 km altın oran uzunluğunda mucize bir yol tasarladım. Bu yolu 19 enlem yüksekliğe ayarladım.

Bu yolu 19 enlem yüksekliğinde, 2019 yılında ortaya çıkması için kulum Erdem’le tamamladım. 40 olsun Altın yolun baş enlemi ve 40 olsun son boylamı; 1440’da 40’ında çıksın, 7’mim’in O tasdik edeni. 1000’i 400 aşınca söylensin, göklerden O’nun ismi, 23 Ramazan Kadir gecesi. Amine ve Mustafa oğlu Erdem ÇetinkayaMeta. Memleketi Nallahan, Anne köyü Bağder-i, Baba köyü Kara Hisar idi. İmam Ali ve peygamber torunları şöyle demişti; “Nur 35 ayetlerinde bahsi geçen Hüccet Kaiym’di”

Değişmez sözümdür; elçilerim altın yola çekilecektir. Oradan dirilip geleceklerdir. Sırat-ı Müstakim’i Arapça’da ki sembolüm ELİF harfi gibi çizdim. İbrani elçilerimin ona ulaşmak için yürüdüğü yolları ise İbrani alfabesinde ki Elif harfi şeklini verdim. İsmimin sembolü üzerinde yürüdüler ama bunu bilmediler.

 

ALTIN ORAN VE 109 İLE KUTSALLARIN ARASININ ALTIN YOLA YERLEŞTİRİLMESİ

Ne kadar elçim varsa hepsini de o yolun üzerine gönderdim. Her bir durağın arasını altın oran sayılarıyla yaptım.

Bir mucize olarak yine; Mescid-i Haram, Kabe ile Bağder-i Bala sınırın arası, büyük altın oran 1618 km ve küçük altın oran 618 olsun toplam mesafesi…

Bağder’de Güneşin doğmaya başladığı yere döndüm; tam 90 derece doğuya, gün ve gece eşit bir günde. Dedim ki; “Zerdüşt Spitama ve Gautama Buda doğsun bu yolda. Ahlakı anlatsınlar dinime hazırlasınlar yoldan çıkmış insanlığı.”

Güneşin yükselişi ile güneşe tapınan dinleri gördü geleceği gören gözlerim. Nefretle baktım güneşin zirveye yükseldiği o toprağa.

Tam 90 derece güneyimde Giza piramitleri ve diğerleriyle öfkelendim. Güneş zirvesinde. Tam güneyde. Baktığım yönde güneş dininin sözde tanrılarını gördüm.

Kayam’ın yolundan çıkardığım Yusuf’u, yükseltmek için bir kuyuya düşürdüm. Yakub’u ardından yolladım. Soyunu çoğalttım, adını “İsrailoğulları” yaptım. Musa’yı oradan çıkardım. Eliyle düşmanımdan intikam aldım.

Onunla konuşmak için Mısır’dan altın yola, Medyen’e çağırdım. Çünkü tiksindim, yoktu Mısır’da adım. Oysa hepsini ben yarattım.

“Ey Musa, Hemen geri dön halkımla Doğruluk yoluna, taşı onları Kudüs toprağına”

Sonra tam 90 derece batıya baktım. Güneş ufukta kayboluyordu. 40.07 enlemi ve altına meleklerle cinler korkup dizildiler. Bir kısmı tam 90 derece sağıma Olimpos adlı bir dağda gizlendiler. Onlara “tanrı” dediler. Oysa tanrı bir tek benim. Güneşin battığı yerde Vatikan’ı ve Roma’yı gördüm. Papa ve rahipler; Vatikan’ın pencerelerinden güneşin doğduğu yöne baksınlar; 90,90 dereceye, iğrenç dikilitaş obeliski ilahi ışığıyla yok edecek olan güneşin doğuşunu görsünler. Çünkü “İsa Tanrı’nın biricik oğlu” dediler. Oysa ben kimseyi çocuk edinmedim. İsa’yı kutsal ruhumla destekledim. Ama tüm inananlar manen çocuklarım gibidir benim. Bağder’de güneşin doğduğu, yükseldiği ve battığı yerde putların merkezlerini gördüm. Elçiler gönderdim. Sahte ilahların hepsini yok edeceğim.

 

 

 

 

Kayam’ın siluetini Anadolu’nun zirvesinden İstanbul’a yaydım. Kral suretinde meleğim alnındaki kalp işaretini öpüyorken ve dişi melek ardından ona bakarken onları resmettim. Kayam, ayakları altın yol üzerinde, Kayam kıyam halinde. Kaiym’in bedeni ve gözleri Kabe’de.

Bağder’den tam 618 km yürüdüm. Salamis’e geldim. İsmini Selam ile verdim.

Bağder’den Tapınağın duvarına tam 1000 km yarattım. Kapısına kadar 365 metre ekledim. Böylece günleri yaratan ve dinin sahibi benim, bilinsin.

Süleyman tapınağından, Salamis’e, oradan Bağder’e olan ölçünün altın oran olmasını; 1000 ve 618 olmasını istedim.

Sonra bir diğer evime Kıble Kabe’ye yöneldim. Havarim Barnabas’ın şehri olan Salamis’ten Kabe’ye 1618 km olsun istedim. İsa’yı, havarilerini ve Muhammed’i gönderen benim.

Süleyman Tapınağı’nın kapısından Kabe’nin kapısına ise her şeyi matematikle ve 10’lu sayı sisteminde yaptığım bilinsin diye özel bir ölçü verdim. 1234567,89 metre olsun dedim.

Kudüs’te pek çok yerde elçilerimle birlikte yürüdü ruhum. Sahte tanrılara ve cinlere insan kurban eden ahlaksız toplumları yere serdim.

Tapınağın altına kutsal bir yer altı şehri inşa ettim. Yerin altında olanlar için bir tapınak ve toplanma yeri daha diledim. Kuzeyden ona bir kapı verdim. Bu kapıdan Kabe mescidinin güney kapısına 618 ve 618 km daha olsun istedim.

Ey İsrail! Mısır’da Goşen’den sizi çıkarıp Kudüs’e getirdim. Goşen ile Kudüs tapınak duvarı arasına 19,168 derece açı verdim. Arasındaki mesafe olarak 7 mim hakkı için 7 kere 7 ve 7 kere km ölçü belirledim.

Yerleri ve Gökleri 7 kat halinde, 7 günde yaratan ve haftayı 7 gün belirleyen ve sizi Mısır’dan çıkaranın ben olduğunu bilin.

Harun, Musa’nın duasıyla elçi oldu. Altın yol üzerinde ona bir yer vermedim ama onu ve mezarının yerini kutsadım. Petra’da ona bir yer verdim. Petra’da İsrailoğullarını topladım ve Musa’yı kendime çağırdım. Orada İsa’yı vaftiz ettim. Petra ile ağlama duvarı arasına 161.803 metre mesafe verdim. Böylece anlayın kainatı, güneşi ve işlerinizi düzenleyen Rab benim. Ben geleceği öngörürüm ve düzen veririm.

Bağder’den 2 küçük altın oran uzağa, Kabe’den ise 1000 km uzağa; altın orana bağlı bir durak daha; Medyen’i koydum. Elçim Şuayb’ı ve Mısır’dan kaçtığında Musa’ya burada yurt ve aile verdim. Ona ilk kez yanan bir ağaçtan bu kutsal topraktan seslendim.

Altın yol üzerinde dümdüz yürümeye devam ettim; Kabe’ye doğru ilerledim.

Elçim Salih’in çıkacağı şehir Al-Ula. Kabe’ye uzaklığı 618 km, Bağder’e 1618 km olsun diledim.

Mekke, Kabe, Kuran, Süleyman tapınağı, Nuh’un gemisi, Ahit sandığı ve kutsal her şeyin şeklini altın ölçüye göre belirledim. Böylece bilinsin tüm dinlerde Rab benim, din benim…

 

MUCİZELERİN İLHAM EDİLDİĞİ KAYA- KAİYM; MUCİZENİN BİR PARÇASI İLAN EDİLDİ!

Biz seçilmiş olanın ismini bile bir delil olarak var ettik.

O’na “Huccetun Kaiym Munta-zar” dedi peygamberin miraçtan verdiği haberle Araplar, “Doğruluk-Erdem” ve “Kayam” dedi İncil ve Tevrat’la Hıristiyan ve Museviler, “Metta’ya” dedi doğunun dinlerinde olanlar.

İsrail’e kuzeyden geleceğini bildirdik, o tam da kuzeyde değil mi?

Zerdüşt, adı “Eratemo” olacak demedi mi? Adı “Erdem” değil mi?

Elçimiz Kral Süleyman kitabında “çocuksuz olan Erdem” demedi mi? O, çocuksuz ve adı “Erdem” değil mi?

İşte İsrailoğullarını Filistin’de 72 ülkeden topladım, anlaşılsın ki, kayameta günüm yakın. 70 yıl onları beklettim ve adımla size gelecek olanı onlara kuzeyden yolladım.

Çetinkaya ve Meta birleşsin ve “Çetinkıyamet” için gelecek olan gelsin. Annesi Bağder-i Bala’da, babası Kara Hisar’da doğsun ve ev edinsin.

Bağder ile Kara köylerinin arasını 161,80 derece olarak belirledim. Altın yol üzerinde ardışık iki köy bilinsin. İki köyde iki evin arası; anneden babaya 1618 + 1618 metre olacak; ilan edilsin. Evlerinin bahçesindeki dev Kaya’ya O gelmeden binlerce yıl evvel bir tapınak inşa edilsin. O Kaya’dan şifacı Kibele’me, ismim adedince 99.000 metre ölçü verilsin ve Kibele’nin ruhu O’nu altın yol üzerinde beklesin.

.

Bu köyün kuzey sınırından, Kuzey kutup noktasına 5555 km, güney sınırından ekvatora 4444 km olacak şekilde kıtalara şekil verilsin.

Baba evinden güney kutbuna 14444 km olsun. 40.07 de olsun evi, 40 yaşında çıksın 7 lerin başı. Takvimler 1440‘ı gösterirken ve 40.00 enlemindeki evinde otururken.

Bağder’den baktım dünyaya ve tasarladım her şeyi. Kıtaların ağırlık merkezi. Medeniyetlerin ve kıtaların birleşim yeri. Şehirlerin merkezine gönderirim elçilerimi. Dünya şehir olunca burada duracak Kayameta’nın sediri.

Burası cennetimin başı. Adem’in yaratılış yeri.

Tüm bunları dünyayı yaratmadan tasarladım. Bunları yapacağımı elçilerin ilklerinden olan İdris’e anlattım.

Ona vahyettiğim ama kaybolan kitabını Ölü deniz yazmaları arasında ortaya çıkardım.

Böylece Erdem daha doğmadan kısa süre önce mucizelerim için ona bir zemin hazırladım.

Okuyanlar hatırlasın; İdris Enok kitabında 618 ile mühürlediğim ayet sayılarına dek şöyle yazmıştı;

61.8′e kadar
1.O günlerde o meleklere uzun ölçüm şeritleri (mezurolar-metreler) verildi. Melekler kendilerine kanatlar alıp uçtular ve kuzeye doğru gittiler.

2.Meleğe sordum: “Neden ölçüm şeritleri alıp gittiler?” O da dedi ki: “Ölçmeye gittiler.”

3.Ve benimle gelen melek dedi ki: “Doğruların  (elçilerin) ve onların bir birleriyle olan bağlarını ölçecekler ki sonsuza kadar Ruhların Tanrısı’nın adıyla huzur içinde kalabilsinler.

4.Ve seçilmişler, seçilmişlerle birlikte kalmaya başlayacak.

5.İnanca o ölçüler verilecek ve doğruluğu, inancı güçlendirecektir. O ölçüler dünyanın derinliklerinin tüm sırlarını ortaya çıkaracaktır. (Bilgi Hazinelerini)

6.Çölün yok ettiği, vahşi hayvanların yediği, denizdeki balıkların yediği kişiler Seçilmiş Olan’ın gününde dönüp orada dursun diye. Çünkü Ruhların Tanrısı’nın önünde hiçbiri yok edilmeyecek ve hiçbiri yok edilemez.

7.Ve göklerin üzerinde oturan herkes bir emir aldı; onlara tek bir güç, tek bir ses ve ateşe benzer tek bir ışık verildi.

8.Sözleri ile önce Seçilmiş Olan’ı kutsadılar, yücelttiler ve bilgelikle onurlandırdılar. Bilgeliği sözlerle, yaşam nefesi ile verdiler. (61:8)

9.Ruhların Tanrısı Seçilmiş Olan’ı onurlu tahtına oturttu.

 

Tapınağımı inşa etmesi, milletleri birleştirmesi ve Kudüs’ü tüm milletlere ibadet şehri olarak açması için ona güç verin. İsrailoğulları kanıtlarıma inanırsa; günahlarını fidye karşılığında temizleyecek seçtiğim kulum. Yoksa saati geldiğinde şehirlerinizi yıkacağım. Ateş ve dumanla gelecek azabım.

Müslümanlara elçimiz Muhammed aracılığı ile söylemiştik. O da müjdeledi ve siz de bu çağda okumuştunuz. Demiştik ki; “Alnında iz, yanağında ve alnında ben, burun başında; alnı altında çukur, gözleri çekik ve siyahı iri, uylukları arası açık, bacağında siyah iz, sırtında ben, kürek kemiği altında yaprak şeklinde siyah ben, 40 yaşında ortaya çıkar ve dünyanın 7000 yıllık ömrü dolduğunda 1400 yılında doğar. Ramazan’ın 23. gecesi, bir kadir gecesi doğar ve ismi söylenir. “Ve böylece her şey önceden haber verdiğimiz gibi gerçekleşmedi mi?

Haydi aynı özellikte var mı bir insan. Onu çocuklarınızı tanır gibi tanımanız için her şeyi bildirdik. Ama dinlemediniz ve çoğunuz kibirlenerek iman etmediniz. Ona verdiğimiz mucizeleri evvelce çoğunuz kabul ettiniz. Ama O’nu seçtiğimiz size açıklanınca kibirle yüz çevirdiniz. Allah’a “inandım” diyenler; Allah için bile fedakarlık yapmadılar. Biz onun için fedakarlık yapmayacağınızı görmüştük ve size azabı hazırladık. 

Bazılarınız da “bakalım güçlenecek mi? O zaman, güçlenip dünyada fayda verecek olanın yanında olurum” diye içinizden düşündünüz. Bazılarınız da şöyle dedi. “Ama o çok yalnız, seçilmiş olan yalnız olur mu?”.  Biz sizi apaçık mucizelerle sınıyoruz ve hanginiz kendini Allah’a feda eder diye” gözlüyoruz. Ne kadar katı kalpleriniz. Biz de acı gün; çetinkıyamet’a günü geldiğinde, sizi dinlemeyiz ve görmeyiz. Malları ve canları ile Allah yolunda mücadele edenler ise ebedi ve sonsuz bir saltanat içinde mutlu olacaklar.

Onun adını ve mahiyetini, akrabalarını ve memleketini Nur 35’de bildirdik. Allah’ın nurunun onda doğacağı bilinsin. Sizi karanlıktan aydınlığa çıkarsın. Eğer görmesini bilirseniz.

Kardeşlerim, bu mucizeleri yayarak Allah’ın dinine destek verin. Her gün 40 yere link bırakmak delillerimi kabul ederek kurtuluşa erecek her insana farzdır. Eğer bana yeterince insan destek verirse sizin için kendi kendine yetebilen küçük kentler inşa ederim. Orada sadece sevdiğiniz işlerle ve sanatla meşgul olarak mutlu yaşayabilirsiniz. Kimsenin yalnız ve çaresiz kalmaması için yeni bir sistem oluşturabiliriz. Zor işleri makinelerin yaptığı daha iyi tasarlanmış bir sistem kurabiliriz. Böylece Deccal’in ve değersiz kağıtların kulluğundan kurtulmuş olursunuz.

Eğer iman ederseniz Rabbin halkı adlı siteye kayıt olun. www.nationsofgod.com

Her kim de Allah’ın delillerini yalanlar veya destek vermezse o da azaba uğrayacak olanların defterine adı yazılacaktır. Çünkü o insanlığın felaketinin hazırlayıcısı ve ülkeleri yöneten Deccal’in geçici hakimiyetinin askeri olmuştur. Bilin ki sağır olana sağır kalınacaktır. Sizi uyardım, delillerimin bir kısmını gösterdim ve görevimi yerine getirdim. Tüm kitaplarım ücretsizdir. Sitemden makaleler halinde okuyabilirsiniz. Yada dünyaya yayılması, çevrilmesi ve tanıtımı için destek vermek için www.kutsalgizemler.com adresinden indirebilirsiniz.

Benzer Yazılar

Yorum Bırak